Hakkımızda

Hikâyemiz

Doğanın sorunları için yapıcı ve yerinde çözümler üretmeyi ilke edinmiş, yaşamın bütünlüğüne ve çeşitliliğine inanan, kendi varoluşunun doğa üzerindeki etkisini bilerek yaşayan binlerce insan ve bize yol gösteren Doğa’yız.

Bu hassasiyetle 2002 yılında kurulan Doğa Derneği, kurulduğu günden bu yana, binlerce üyesi ve gönüllüsüyle yaşamın benzersiz çeşitliliğini anlamak ve korumak için çalışıyor. Doğanın haklarını savunan herkes; hiçbir dil, din, ırk veya siyasi görüş ayrılığı gözetmeden, Doğa Derneği’nin üyesi veya gönüllüsü olabiliyor. Bu nedenle dernek tabanı, öğrencilerden köylülere, araştırmacılardan sanatçılara, gezginlerden kuş gözlemcilerine ve aktivistlere kadar uzanan geniş bir ağdan oluşuyor.

Türkiye’de “Doğa Ana Hakları Evrensel Beyannamesi”ni tanıyan kuruluşlardan biri olan Doğa Derneği’nin ufku, doğanın korunmasının gerekli olmadığı bir dünya. Bu doğrultuda; bilimsel çalışmalarla, sokak hareketlerine katılarak, ortaklıklar kurarak, kamuoyu oluşturarak, şarkı söyleyip masal dinleyerek, nehir gibi akarak çoğalıyoruz.

Dernek, uluslararası bir bilim ekibi ile birlikte “Önemli Doğa Alanları” yöntemini ortaya koydu ve 2004 yılında yayınladı. 2006 yılında Türkiye’nin hassas ve korunmada öncelikli alanlarını içeren “Önemli Doğa Alanları” kitabını hazırladı. Dünya Doğayı Koruma Birliği (IUCN), geliştirdiğimiz Önemli Doğa Alanı yöntemini daha da geliştirerek korunan alanların belirlenmesi için uluslararası standart olarak kabul etti.

Derneğimizin yürüttüğü çalışmalar sonucunda, 2004 yılında kuş gözlemcilerinin gözlem verilerini düzenli bir şekilde kayıt altına almasına olanak tanıyan eKuşBank sistemi kuruldu. Bütün dünyada ortak bir veritabanı olan eKuşBank, doğa koruma çalışmalarına destek olan veriler sağlamasının yanı sıra, kuş ve doğa gözlemciliği için Türkiye’deki ilk sistemli internet portalı olma özelliği taşıyor. Sistem, 2015’te küresel eBird veritabanıyla entegre hale geldi ve Cornell Üniversitesi Ornitoloji Laboratuvarı ortaklığıyla ebird.org adresi üzerinden hizmet vermeye devam ediyor.

Doğa Derneği, Türkiye ve dünyadaki Önemli Doğa Alanları’nın yaşaması için çok sayıda faaliyet yürütüyor. Derneğin çalıştığı başlıca alanlar, Burdur Gölü, Hasankeyf, İstanbul, Gediz Deltası, Urfa Bozkırları, Orta Anadolu ve Doğu Karadeniz Dağları, Seferihisar, Antakya ve Beypazarı. Dernek, “Hedef: Sıfır Yok Oluş” kampanyasıyla bu alanlarda yaşayan pek çok canlının neslinin tükenmesini engelledi. Kelaynak, ceylanlar, flamingolar, endemik bitkiler, çizgili sırtlanlar, boz ayılar ve akbabalar derneğin, neslinin tükenmemesi için çalıştığı canlılardan yalnızca birkaçı.

Yüzden fazla ülkedeki ortaklarıyla geniş bir doğa koruma ağı olan Dünya Kuşları Koruma Kurumu’nun (BirdLife International) Türkiye ortağı olan Doğa Derneği, hem yerel hem de uluslararası ölçekte pek çok projeye imza attı. 

2010’da tüm Akdeniz Havzası’nın koruma stratejisini hazırladı. Amazon yerlilerine ve komşu ülkelere doğa mücadelelerinde aktif destek verdi. Dernek, Hasankeyf’in UNESCO Dünya Mirası ilan edilmesi için gerçekleştirdiği uluslararası kampanyada; Yaşar Kemal, Tarkan, Sezen Aksu, Orhan Pamuk gibi dünyaca ünlü pek çok sanatçıyı buluşturdu. Kampanya sonucunda Almanya, Avusturya ve İsviçre hükümetleri Hasankeyf’i sular altında bırakan Ilısu Barajı’na desteğini geri çekti.

Derneğin pek çok üyesi, Türkiye tarihinin en önemli sivil hareketlerinden biri olan ve “Anadolu’yu Vermeyeceğiz” sloganıyla düzenlenen Büyük Anadolu Yürüyüşü’ne katıldı ve doğa mücadelesi veren yüzlerce başka insanla birlikte Ankara’ya yürüdü.

Doğa Derneği nereye giderse gitsin orada yaşayan insanları ve onların doğa kültürünü temel değer olarak kabul ediyor. Bu nedenle geçen yıllarda Anadolu ve dünyanın her yerindeki kadim toplumlardan çok şey öğrendi. Dernek, bu benzersiz deneyimi ve değerli bilgileri kuşaklar arasında taşıyabilmek için Seferihisar Doğa Okulu’nu kurdu.

Kurulduğu günden bu yana hem Anadolu’da hem de dünya farklı yerlerinde çalışmalar yürüten Doğa Derneği, yüzlerce gönüllüsüyle birlikte yaşayan bir imece. Bu insanları bir araya getiren temel değer, insanın da doğa olduğu, yani “Doğa benim. Doğa sensin. Doğa biziz” düşüncesi. Dernek, “iyiliğe dayalı ilişkiler” düsturuyla bu ilişkileri anlamak, anlatmak ve yaşatmak için çalışıyor.

Doğanın Çeyrek Asrı

Derneğimiz 2002 yılından bu yana, yaşamın benzersiz çeşitliliğini savunmak ve tehlike altındaki türleri bu türlere yaşam alanı sunan ekosistemlerle birlikte korumak için çalışmalar yürütüyor. 2006 yılında uluslararası bir bilim ekibi ile birlikte yayınladığımız Türkiye’nin Önemli Doğa Alanları (ÖDA) kitabı, korumak için çalıştığımız hassas ve benzersiz yaşam alanları için önemli bir altlık oluşturuyor. Bununla birlikte Anadolu’nun Kadim Üretim Havzaları’nda (KÜH) doğayla uyumlu yaşam biçimlerini araştırmayı ve bu alanlardaki doğa kültürünü korumak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Yaşam alanlarının ve tehlike altındaki türlerin korunması için bilimsel veri üretirken, doğamızın korunması için birçok hukuksal mücadele veriyoruz. Yerel paydaşlarımız, ulusal ve uluslararası ortaklarımızla birlikte yürüttüğümüz çalışmalar ve kurduğumuz ağlar, koruma çalışmalarımızın omurgasını oluşturuyor. 100’den fazla ülkede doğanın haklarını korumak için çalışan BirdLife International’in Türkiye’deki ortağı olarak yürüttüğümüz doğa koruma çalışmaları, bu omurganın ayrılmaz bir parçası.

2014 yılında birçok kurum, sanatçı, düşünür, doğa savunucusu ve bilim insanının imecesiyle kurduğumuz Doğa Okulu’nda, doğayla uyumlu yaşam ve düşünme biçimlerinin izini sürüyor, doğa kültürü adını verdiğimiz bu çok değerli bilginin yaşamaya devam etmesi için çalışıyoruz. Bu alandaki çalışmalarımızın bir parçası olarak doğan Yavaş Dükkan, Türkiye ve dünyadaki doğa koruma çalışmaları için örnek bir model. Yavaş Dükkan’da biyolojik çeşitliliği destekleyen ürünleri paydaşlarımızla buluşturuyor, bu ürünleri üreten üreticilerin refahını artırırken doğanın korunması için yürüttüğümüz çalışmalara bağımsız kaynak oluşturuyoruz.

Kurduğumuz bu yapılarla, Türkiye’nin ve dünyanın farklı yerlerindeki ortaklarımız, üye ve gönüllülerimizle birlikte, doğanın korunmasına gerek kalmayan bir dünya için, yaşamın bütünlüğünü ve çeşitliliğini savunuyoruz.

Değerlerimiz

Doğa Derneği’ne göre doğa; düşünür, yazar, çizer. Bu düşünceler kağıtlara düşen mürekkep lekelerine değil, dağlardan denizlere savrulan nehirlere, milyarlarca canlının ahenk içindeki yaşamına, atomun çekirdeğine ve evrenin sonsuzluğuna kazınmıştır. Dernek, doğayı aracı kullanmadan okumanın ve çoğaltmanın peşindedir. Bu, ancak doğanın döngüsel mantığını kavramakla mümkündür. Nihayetinde, insan doğanın ta kendisidir.

Ekip

Kurumlarımız

Ortaklıklarımız

Ağımız