İç Anadolu Bozkırları, genellikle kıraç, az yağış alan ve bozkır bitki örtüsünün hakim olduğu ekosistemlerdir. Bu bozkırlar, Ankara, Konya, Aksaray, Niğde gibi illeri kapsayan Türkiye’nin iç kesimlerinde yaygın olarak görülür. Barındırdığı biyoçeşitlilik ve ekolojik fonksiyonu açısından büyük öneme sahip İç Anadolu Bozkırları: Aliken, Acıkır Bozkırları, Polatlı – TİGEM, Akyay Ovası, Tuz Gölü gibi birçok Önemli Doğa Alanı’na (ÖDA) ev sahipliği yapar.
Bozkırlar bitkiler açısından son derece zengin habitatlar arasında yer alır. Sadece Acıkır’da, tamamı Türkiye’ye endemik olan ve ÖDA kriterlerini sağlayan 19 bitki türü yaşar. Beypazarı geveni (Astragalus beypazaricus), yavşanlar (Artemisia santonicum) gibi birçok endemik bitki türü bu bölgede yetişir.
İç Anadolu Bozkırları, bitkilerin yanı sıra, küçük kerkenez (Falco naumanni), kızıl şahin (Buteo rufinus), çayır delicesi (Circus pygargus) ve küresel ölçekte tehlike altında olan küçük akbaba (Neophron percnopterus) ve bozkır kartalı (Aquila nipalensis) gibi birçok kuş türüne de ev sahipliği yapar. Aliken, Polatlı – TİGEM, Sarayönü ve Yenipazar ÖDA’ları ise en önemli toy (Otis tarda) habitatları arasındadır.
Anadolu yaban koyunu (Ovis gmelini anatolica), kurt (Canis lupus) ve Anadolu tarlafaresi (Microtus anatolicus) gibi memeliler ile şeritli engerek (Montivipera xanthina) gibi çok sayıda sürüngen türü bu bozkır ekosisteminde yaşar.
Ancak, İç Anadolu Bozkırları çeşitli tehditlerle karşı karşıya. Drenaj, baraj inşaası, yeraltı sularının aşırı kullanımı sonucu doğal su rejimine müdahale, sulu tarım alanlarının genişletilmesi, pestisit ve gübre kullanımı, taş ve kum ocakları, şehirleşme, büyük ölçekli güneş enerji panelleri, ağaçlandırma faaliyetleri, kirlilik, aşırı otlatma ve avcılık, bozkır ekosistemlerine büyük zarar veriyor. Bu tehditlerin ortadan kaldırılması ve bozkır ekosistemlerinin korunması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.