Türkiye’nin en geniş bozkır ekosistemlerinden biri olan Urfa Bozkırları, nesli tehlike altında olan ceylan, çizgili sırtlan, uzun kulaklı çöl kirpisi, toy, çöl koşarı, kelaynak, çöl varanı ve Fırat kaplumbağası gibi birçok türe ev sahipliği yapar.
Urfa Bozkırları’ndaki yaşamının korunması için uzun yıllardır çalışmalar yürütüyoruz. Urfa köylerindeki çocuklara yönelik eğitim programları düzenliyor, çobanlar ve evde çalışan kadınlar için özel projeler gerçekleştiriyoruz. Nadir türlerin yaşadığı alanlardaki çiftlik sahipleriyle birebir görüşerek, bu canlıların pestisitlerden korunması ve yuvalarının tahrip edilmemesi için önlemler alıyoruz.
Ancak yeni tarım alanlarının açılması, sulama projeleri, tarımda kullanılan kimyasallar, taş ocakları, avcılık, aşırı otlatma ve barajlar bozkır ekosistemine büyük zarar veriyor.
Bölgede gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla Urfa Bozkırları’ndaki ceylanların sayısının 50’den 500’lere kadar yükselmesine yardımcı olduk. 2003 yılında bölgede sadece 25 birey olan kelaynakların sayısı, çalışmalarımızın da katkısıyla, 2015 yılında yaklaşık 200 bireye ulaştı. Türkiye’de yaşayan bir kertenkele türü olan çöl varanını ilk kez görüntüleyerek, bu türün yaşam alanını köylülerle birlikte sürekli gözlem altında tuttuk. Ayrıca, Anadolu’nun son sırtlanlarını korumak amacıyla, izleme çalışmaları gerçekleştirdik ve insan – sırtlan çatışmasını önlemek için bölge halkıyla ortaklıklar geliştirdik. Nesli kritik düzeyde tehlike altında olan sürmeli kızkuşlarının göç dönemlerinde konakladığı alanları belirlemek amacıyla her yıl bölgede gönüllülerimizle saha çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Bu nadir canlıların yaşadığı ekosistemlerin korunması ve geliştirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.